22 Mayıs 2016 Pazar

Çikolatalı kek koksun ❤︎


Artık o kadar eminim ki evi ev yapanın ne olduğundan.

Ne malzemesi, ne konumu, ne büyüklüğü, ne dekorasyonu... 

Evi ev yapan kokusu, içindeki sesleri... 

Urlaya taşınma kararı aldıktan, Serhat istifa edip abisiyle iş kurduktan ve biz evi satılığa çıkardıktan sonra bundan sonra yaşıcağımız evle iligili planlar her hafta değişti. Ama her hafta, artık arkadaşlarım sorduğunda gelişmeleri anlatmadan önce 'en son hangi halini biliyosun planların' diye soruyorum çünkü ben bile takip edemiyorum artık. Önce ev satılır satılmaz bi ahşap firmasıyla anlaşıp ev yapılana kadar 5-6 ay bir yerde kirada idare edip evimize geçicektik. Sonra 1-2 işinde en iyi olan ahşap firmasıyla görüşünce rakamlar şaka gibi olduğu için ahşap ev hayalleri kanatlanıp uçtu. Klasik beton tuğla evleri araştırmaya başladık. Bi ara tüm prefabrikçileri gezdik, baya niyetlendik. Prefabrik ev yaptırıp detaylarla çok sevimli bi ev yapıcaktık. Sonra bambaşka bi gelişme olup ev yaptırıcağımız para ile bambaşka bi yatırım yapmaya iyice niyetlendik, Urladaki arsayı satıcaktık bunun için. Bu da 3-4 yıl Urlada kirada oturup zamanın ne göstericeğini beklemek demekti. Kira da ama nasıl bir evde, bu defa bunun arayışına girdik. Bahçeli mi, müstakil mi, daire mi, merkezde mi, iskelede mi... Bıdı bıdı mı, dıdı dıdı mı...

Kira, arsa, ahşap, prefabrik, beton, tuğla...

Ne kadar insan uydurması konular değil mi.

Tüm plan değişiklikleri sırasında ve sonunda öyle bi noktadayım ki artık; minicik bi yuvamız olsun ama kocaman bi dünyamız. 

Sonra da farkettim; zaten öyle. 

Şu anda burda böyle, ve biliyorum ki orda da öyle. 

Taşındığımızda son plan ne olursa olsun, tek amacım daha sadeleşmek olucak. Allah nasip eder de minik bi de bebişimiz olursa ilerde, onun dünyası da öyle olsun. Ne oyuncakçıdan alınmış oyuncaklar ne de içinde eksiklik duygusuyla özel okullardaki uydurukluklara yetişme çabası olmasın. Oyuncakları bahçelerdeki ve doğadaki herşey, okulu da en yakınımızdaki devlet okulu ve hayat olsun. Hangi alan kendini mutlu hissettirirse o alanda eğitimler alsın istiyorum. Ne popülerse onu değil. Televizyondaki saçma sapan dizilerin programların, yarışmaların yıldızlarının isimlerini değil; gökyüzündeki yıldızların isimlerini bilsin. O saçmalıkların eski bölümlerinde neler olup bittiğini değil; dünyanın, evrenin geçmişini bilsin. Kendini tanısın. Kendini keşfetsin. Birlikte keşfedelim.

Zamana ve evrene güveniyorum. 

Daha az şeyle daha çoğuna sahip olunduğunu bilmek güzel.

Kutu gibi bi evde ferah ferah bi yuvamız olsun Urla'da da, şimdiki gibi aynı.

Heralde önümüzdeki hafta netleşicek çoğu şey.

İlk adım evin satılması.

❤︎

Evi ev yapan kokusu, içindeki sesleri...

Hep çikolatalı kek koksun, hep gizli müzikler çalsın arka fonda, güzel şeyler konuşulsun, tatlı hayaller uçuşsun, yeni yeni fikirler bulunsun, keşifler yapılsın, komiklikler olsun; kahkahalar dolsun eve, arkadaşlar gelsin; çocuklar oynasın. Dünya bu, üzüntüler olunca sevgiyle paylaşılsın, elele atlatılsın... 

❤︎ ❤︎ ❤︎


***Yazının Gizli Arka Fon Müziği;
Yumeji's Theme  (https://open.spotify.com/track/0yVq58uQ2Bp2OVADYlLHNk)

***Resim;
http://cotedetexas.blogspot.com.tr/search?updated-max=2012-11-16T01:57:00-06:00&max-results=1

19 Mayıs 2016 Perşembe

Evrenin Gizli Müziği



Herşey böyle.

Şu an; bunlar olmuş. Böyleymiş sadece.

O kadar çok kere, 
O kadar çoklu 
Ve o kadar çok çeşitli bir şekilde; 
Herşey ‘’böyle’’ 

Bizler, koşturur dururuz. 

Biz yetiştirmeye çalışırken, birçok yere yetişmeye çalışırken, saatin yelkovanıyla bile yarışırken aynı esnada dünya kendi etrafında, aynı zamanda kendi yörüngesinde, ve güneşin çevresinde, ve güneşle beraber güneşin yörüngesinde, ve de samanyolunda kendi halinde yavaş yavaş salınıyo. Galaksimizdeki diğer güneşler ve onların gezegenleri de kendi yollarında, galaksimizin dışındaki diğer galaksilerdeki diğer güneşler ve onlarında diğer gezegenleri kendi yollarında.

Gizli bi müzik var aralarında, ahenk halinde. 

Büyüdükçe ve hayatın içine girdikçe daha iyi anlıyorum, öyle bi müzik; var. Canlı yayın halinde tüm evrende yayınlanıyo. Ama bizim gezegenimizde eski zamanlarda bişey olmuş, ne olduysa insanlar uyutulmuş. Bambaşka uyduruk şeylere inandırılmış. Kalplerine değişik şeyler yüklenmiş. Milyonlarca kere şükürler olsun ki bazılarımızı unutmuşlar, bazılarımız sabah uyandığımızda, yolda, evde, işte, hatta trafikte bile sadece gökyüzüne bakıp, bir derin nefes alıp çok şükür diyebiliyoruz ve o anda evrenin müziğinin sesi açılıyo bizim için.

Neden böyle olmasındı ki.

Tabiki de bi arka fon müziği olucaktı. Tüm güzel filmlerde herşey yoluna girerken arka fondaki müzik ‘’herşey yolunda’’ müziği olmaz mı? Tabii.

Bu müziği duymak için  illa herşeyin yolunda olması gerekmez bu arada, hadi ama o sadece filmlerde olur.  Gerçek hayatta her an o müziği duyabiliriz :) Gökyüzünde bulutsuz bi yer bulun, tatlı bi mavi olsun, derin bi nefes alırken bi an gözlerinizi kapatın…

....

Neydi en önemli şey;
Sevgi. 
Ve Sağlık.

Para değil, ya da ev almak değil. Çok para kazanmak. Evlenmek. Kariyer yapmak. 

Bi an diğer galaksileri ve ordaki tüm güneşleri tüm gezegenleri düşününce… Ya da en sevdiğimiz canımız kişilerin bu dünyadan gidişini görünce, bizim de gidiceğimizi hatırlayınca.
Çok minik hedefler olurdu tüm para, ev, iş, ev hedefleri. 

Çok ötesinde olmalıydı bu müziği besteleyen gücün kurgusuna göre hayatın amacı.

O yüzden çok şükür herşey için.

Böyle olduğu için çok şükür.

Tüm sahip olduklarımın ve olamadıklarımın kıymetini çok iyi biliyorum. 

Hep o müziği duymak için başımı gökyüzüne kaldırıcağıma, 
neyin parçası olduğumu hep hatırlıcağıma, 
hep seviceğime, 
uydurulmuş şeylerin uydurulmuş olduğunu unutmıcağıma söz veriyorum.

Gizli müzik sözü.

❤︎ ❤︎ ❤︎



Bu yazının gizli fon müziği; 

(Married Life / Michael Giacchino / Up)

Resim;
http://www.huffingtonpost.com/2015/07/11/astronomy-photos-best-2015_n_7757110.html?